Avrupa Birliği, Perşembe günü, Bosna Hersek’teki barış gücüne 500 yedek asker gönderme kararı aldı. Ülkedeki AB barış gücünün büyüklüğünü neredeyse iki katına çıkaran bu karar, Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısı sonrası bölgede herhangi bir istikrarsızlığı önlemek amacıyla tedbir olarak alındı.
Bosna Hersek, Ukrayna’daki savaştan yüzlerce kilometre uzakta. Ancak ülke, uzmanların Moskova’dan destek aldığını söylediği ve giderek iddialı bir hale gelen Bosnalı Sırp ayrılıkçı hareketi ile karşı karşıya.
Bosna Hersek’te görev yapan Avrupa Birliği Barış Gücü Misyonu (EUFOR) yaptığı açıklamada, “Uluslararası alanda güvenlik durumunun kötüleşmesi, istikrarsızlığın Bosna Hersek’e yayılması potansiyeline sahip” ifadesini kullandı.
EUFOR, “Bu, AB ve EUFOR’un Bosna’nın toprak bütünlüğüne ve egemenliğine yönelik açık taahhüdünü yansıtan ihtiyatlı ve orantılı bir önlemdir” diye ekledi.
Bosna Hersek, Ukrayna gibi uzun zamandır NATO’ya katılmak istiyor. Öte yandan Rusya ise bu iki ülkenin NATO’ya yönelik pozisyonlarına sert çıkıyor.
Moskova geçtiğimiz yılın Mart ayında, Bosna Hersek’in Amerika liderliğindeki askeri ittifaka katılma yolunda adımlar atması halinde tepki vereceğini söylemişti.
Rusya yanlısı Milorad Dodik liderliğindeki Bosnalı Sırplar da ülkenin tarafsız kalmasını ve NATO’nun dışında olmasını istediklerini söyledi.
Bosna Hersek’in üçlü cumhurbaşkanlığının Sırp üyesi olan Dodik, Çarşamba günü yaptığı açıklamada, Bosna Hersek’in Rusya-Ukrayna çatışmasında taraf tutmaması gerektiğini ve ülkenin Rusya’ya karşı yaptırımlara katılmasını Bosnalı Sırplar’ın asla kabul etmeyeceğini söyledi.
2004 yılında Bosna Hersek’teki NATO barış gücünün yerini alan EUFOR, yaklaşık 3 bin 500 personelden oluşuyor. Bunların 600’ü ülkede konuşlandırılmış durumda.
EUFOR, yaklaşık 500 personelin önümüzdeki iki hafta içinde Bosna Hersek’te görevlendirileceğini söyledi. EUFOR, bu 500 kişinin Avusturya, Bulgaristan, Romanya ve Slovakya’nın Bosna Hersek dışında konuşlanmış yedek personel olduğunu açıkladı.
Bosna Hersek, 1990’lardaki Balkan savaşlarının sona ermesinden bu yana en kötü siyasi krizini yaşıyor. Bosnalı Sırplar, uzun süredir devam eden ayrılıkçı taleplerinin ve nihayetinde komşu Sırbistan’a katılma tekliflerinin bir parçası olarak devlet kurumlarına meydan okuyor.
Bosna Hersek Yüksek Temsilcisi Christian Schmidt, ülkedeki barış gücünü sağlamlaştırma kararını memnuniyetle karşıladı ve bu kararın uluslararası toplumun Bosna’nın istikrarına olan bağlılığının altını çizdiğini söyledi.
