AB LİDERLERİ BATI BALKAN ÜLKELERİNİN LİDERLERİYLE BİR ARAYA GELECEK

Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin liderleri, Batı Balkanlar’daki ülkelerin liderleriyle zirve toplantısında 6 Ekim’de bir araya gelecek.

Avrupa Birliği (AB)-Batı Balkanlar Zirvesi, AB dönem başkanı Slovenya’nın Brdo kentinde, 6 Ekim’de düzenlenecek.

AB yönetimi, zirvede, stratejik önem verdiği Batı Balkanlar ile ilişkilerin geliştirilmesini amaçlıyor. Zirvede, AB ile Batı Balkan ülkeleri Arnavutluk, Bosna Hersek, Sırbistan, Karadağ ve Kuzey Makedonya arasındaki güvenlik, yatırım ve genişleme gibi konular ele alınacak.

Slovenya’daki zirvede, AB liderlerinin, AB’nin Batı Balkanlar için gelecek 7 yılda 30 milyar avroluk “Ekonomi ve Yatırım Planı”nı teyit etmesi öngörülüyor. Bu miktarın 9 milyar avrosunun AB fonundan hibe edilmesi planlanıyor. AB ülkeleriyle Batı Balkanlar arasında GSM şebekelerinde dolaşım ücretleri konusu da görüşülecek.

Genişleme konusunun zirvede AB liderlerini önemli ölçüde meşgul etmesi bekleniyor. Dönem başkanı Slovenya’nın sonuç bildirisine, 2030 yılına kadar genişlemede önemli adımlar atılmasına yönelik ifade koymak istediği, ancak bunun başta Bulgaristan olmak üzere itirazla karşılaştığı ifade ediliyor.

– Bulgaristan’ın Kuzey Makedonya vetosu

Bulgaristan, Kuzey Makedonya ile arasındaki dil sorunu nedeniyle bu ülkeyle katılım müzakerelerinin başlamasını veto ediyor. Bulgaristan’ın Kuzey Makedonya’ya yönelik vetosu, Arnavutluk’u da etkiliyor. Çünkü Arnavutluk ve Kuzey Makedonya’nın katılım müzakerelerine birlikte başlamaları öngörülüyordu.

AB yönetimi, her iki ülkeyle yıl sonundan önce müzakereleri başlatmak istiyor. AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, geçen hafta Batı Balkanlar’a yaptığı ziyarette, “Sizden çok şey istedik, siz de yerine getirdiniz. Genişleme sürecimizi engelleyecek şu andaki engelleri ortadan kaldırmak için elimizden geleni yapacağız. Yıl sonundan önce müzakerelere başlayabilmek için bu süreci ilerletmek istiyorum.” demişti.

Buna rağmen, Bulgaristan’ın vetosunu kaldırmadığı belirtiliyor. AB yetkilileri, AB Konseyi Başkanı Charles Michel’in sorunun aşılması amacıyla “köprü oluşturmak için birtakım temaslar yürüttüğünü” ifade ediyor.

Zirve öncesi gayriresmi akşam yemeği

AB üyesi ülkelerin devlet ve hükümet başkanları, Batı Balkanlar Zirvesi’nden bir gün önce Brdo kentinde gayriresmi akşam yemeğinde buluşacak. Liderlerin gündeminde, AB’nin uluslararası arenadaki rolü bulunacak.

Bu kapsamda konuşulacak konular arasında NATO’nun Afganistan’dan çekilme kararı sonrasındaki durum, Avustralya’nın Fransa ile denizaltı anlaşmasını iptal etmesi ve ardından ABD, İngiltere, Avustralya’nın oluşturduğu “AUKUS” adlı güvenlik ortaklığı ve Çin ile AB arasındaki ilişkiler yer alıyor. Bunların dışında özellikle son dönemde artan enerji fiyatları nedeniyle enerji meselesinin de liderlerin gündemine gelmesi bekleniyor.

AB yönetimi, Birlik’in dünyadaki stratejik konumunu daha etkin hale getirmek, özerk şekilde hareket etme kapasitesini artırmak, dünyanın şekillenmesine neden olan olaylara daha fazla müdahil olmak istiyor. Bu amaçla AB’nin daha iddialı ve etkili hale getirilmesi hedefleniyor.

AB, bir taraftan stratejik olarak “özerk” hareket etmek isterken, diğer taraftan da stratejik ortaklarla ilişkileri sağlam tutmak istiyor. AB Konseyi Başkanı Charles Michel, liderlere gayriresmi akşam yemeği için gönderdiği davet mektubunda, bu konuyu özellikle vurguladı.

Michel, “Stratejik ortaklarla ve yükselen güçlerle ilişkiler sağlam bir dış politikanın kilit unsuru olmalıdır. Bu çerçevedeki amaçlarımız değişmemiştir. Ancak son dönemdeki gelişmeler, bu amaçları nasıl en iyi şekilde gerçekleştirebileceğimizi göstermek için bize bir gereklilik olmuştur.” ifadesini kullandı.

Afganistan’dan çekilme sonrası ortaya çıkan kaos durumunda AB’nin ABD’nin lojistik altyapısına duyduğu ihtiyaç, Avrupa’nın kendi kendine yetemediğini vurgulayanlar tarafından örnek gösteriliyordu.

AUKUS sonrası özellikle Fransa’nın ABD ile ilişkileri gerilmiş, Paris yönetimi başta güvenlik ve savunma konuları olmak üzere ABD’ye olan bağımlılık nedeniyle Avrupa’nın stratejik özerkliğini sık sık gündeme getirmişti.

Ilgili Haberler