Bosna Hersek’in doğusundaki Srebrenitsa’da 1995’te işlenen soykırımdan kurtulmak isteyen Boşnak sivillerin, Tuzla şehrine ulaşmak için kullandığı ormanlık yolda geleneksel olarak düzenlenen “Barış Yürüyüşü” için Nezuk kasabasından hareket edildi.
Sırp birliklerin en az 8 bin 372 Boşnak sivili acımasızca öldürdüğü soykırımın 29. yılı anma etkinlikleri kapsamında, bu yıl 20’ncisi düzenlenen “Barış Yürüyüşü”ne katılan yaklaşık 5 bin kişi, Nezuk kasabasında bir araya geldi.
Türkiye’nin Saraybosna Büyükelçisi Sadık Babür Girgin de yürüyüşte yer aldı.
Temmuz 1995’te yapılan katliamlar nedeniyle halk arasında “ölüm yolu” olarak da nitelendirilen orman yolunda 3 gün sürecek yürüyüş, katılımcıların, her gün ortalama 35 kilometre katederek 10 Temmuz’da Potoçari Anıt Mezarlığı’na ulaşmasıyla son bulacak.
“Soykırımı unutmamak lazım”
“Barış Yürüyüşü” Alt Komitesi Başkanı Suljo Cakanovic, Nezuk’ta yaptığı açıklamada, yürüyüşle ilgili tüm teknik hazırlıkların tamamlandığını söyledi.
Cakanovic, yürüyüşte Bosna Hersek’in yanı sıra, Türkiye, İran, Sırbistan, Hırvatistan, Karadağ, Slovenya, Avusturya, Almanya, Finlandiya, Danimarka, Fransa ve Hollanda’dan da katılımcıların yer aldığını vurguladı.
Bosna Hersek’in Visoko kentinden Nezuk’a gelen Efedina Cehajic, yürüyüşe ilk kez katıldığını ve tüm zorlukların ardından Srebrenitsa’ya varmayı umduklarını ifade etti.
Nejla Hodzic de babasının Srebrenitsa’daki soykırımdan kurtulmayı başaranlar arasında olduğunu belirtti. Hodzic, “Bu benim ‘Barış Yürüyüşü’ndeki üçüncü yılım. İlk kez, bu yolda sağ kurtulan babamla gelmiştim. 3 yıldır onun yürüdüğü yollarda yürüyorum.” diye konuştu.
İstanbul’dan gelen Mustafa Ergün de Türkiye’den yaklaşık 100 kişiyle bu yürüyüşe katıldıklarını söyledi.
Yusuf Ahmet Kulca da Barış Yürüyüşü’nde 3. kez yer aldığını belirterek, “Yürüyüşe her katıldığımda sorumluluğumuz da artıyor. Mümkün olduğu kadar çok gencin katılmasını istiyoruz. Soykırımı unutmamak lazım.” ifadelerini kullandı.
Bu yıl “Barış Yürüyüşü”nde çok sayıda çocuk da yer alıyor.
Bu yıl 14 kurban toprağa verilecek
Srebrenitsa’nın 11 Temmuz 1995’te Ratko Mladic komutasındaki Sırp birliklerince işgal edilmesinin ardından Birleşmiş Milletler bünyesindeki Hollandalı askerlere sığınan sivil Boşnaklar, daha sonra Sırplara teslim edildi.
Kadın ve çocukların Boşnak askerlerin kontrolündeki bölgeye ulaşmasına izin veren Sırplar, en az 8 bin 372 Boşnak erkeği ormanlık alanlar, fabrikalar ve depolarda katletti. Katledilen Boşnaklar, toplu mezarlara gömüldü.
Lahey’deki Uluslararası Adalet Divanı, 2007’deki kararında, Eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesinden (ICTY) gelen kanıtlar doğrultusunda, Srebrenitsa ve civarında yaşananları “soykırım” olarak nitelendirdi.
Savaşın ardından kayıpları bulmak için başlatılan çalışmalarda, toplu mezarlarda cesetlerine ulaşılan kurbanlar, kimlik tespitinin ardından her yıl 11 Temmuz’da Potoçari Anıt Mezarlığı’nda düzenlenen törenle toprağa veriliyor.
Potoçari Anıt Mezarlığı’nda şimdiye kadar 6 bin 751 kurban toprağa verilirken, 250 kurban ailelerin isteğiyle yerel mezarlıklara defnedildi. Srebrenitsa soykırımında hayatını kaybeden ve cenazesine ulaşılamayan 1000’den fazla kurban bulunuyor.
Srebrenitsa soykırımı kurbanlarından kemikleri bulunup, kimliği tespit edilenlerin cenazeleri, 77’si toplu mezar olmak üzere 150 farklı noktadan çıkarıldı.
Srebrenitsa soykırımının 29’uncu yıl dönümünde, 11 Temmuz’da, kimlik tespiti yapılan ve ailelerinin onay verdiği 14 soykırım kurbanı daha Potoçari Anıt Mezarlığı’na defnedilecek.