SIRBİSTAN’DA ÖĞRENCİ PROTESTOLARI CUMHURBAŞKANI VUÇİÇ’İ ZORLUYOR

USKAM Analiz, No. 4, Şubat 2025.

Bayram Pomak

Balkan Postası Genel Yayın Yönetmeni

Sırbistan 1 Kasım 2024 tarihinde bir trajedi yaşadı. O gün, öğle saatlerinde Sırbistan’ın ikinci en büyük şehri olan Novi Sad tren istasyonunun en yoğun olduğu saatlerde dış çatının betonu çöktü. Çatının çökmesi neticesinde 15 kişi hayatını kaybetti ve 2 kişi yaralandı. Bu tren istasyonu ise çok kısa bir zaman önce restore edilmiş ve açılışı yapılmıştı. Kazanın ardından yetkililerin çelişkili açıklamalar yapması halkın öfkesini daha da arttırdı. Bunun üzerine öfkeli halk, herhangi bir doğal afet veya benzeri bir olay yaşanmadan 15 kişinin hayatını kaybetmesinin kabul edilemez olduğunu belirterek yetkilileri hesap vermeye çağırdı.

Olayın olduğu günün ertesi, binlerce kişi Novi Sad’ta toplanarak ölenlerin anısına mum yaktı ve çiçekler braktı. Toplumsal tepki her geçen gün giderek artmaya başladı ve başkent Belgrad’ta binlerce kişi hükümeti istifaya çağıran bir protesto düzenlendi. Protestoların sembolü haline gelen ‘‘Kırmızı El İzleri’’ tüm devlet kurumlarına bırakıldı. Aynı şekilde bu protestolarda Sırbistan Altyapı ve Enerji Bakanı Goran Vesiç’in de istifasını talep ettiler. Hükümet protestoları biraz yumuşatmak için Vesiç’i feda ederek, istifa ettirdi. Vesiç, istifa ederken ‘‘Novi Sad’taki çökmeden sorumlu olmadığını’’ söyledi.

Belgrad’taki protestolardan sonra protestolar Novi Sad’ta devam etti. Novi Sad Belediyesi önünde yapılan protestolarda şiddet arttı bunun neticesinde göstericiler ile polis arasında arbede yaşandı. Muhalefet, bu olayları provokasyon olarak niteleyerek hükümeti suçladı.

Her geçen gün gösteriler büyüyor ve boyutları artıyordu. 15 Kasım 2024 tarihinde ‘‘Dur Sırbistan!’’ eylemleri başladı. Eylemlerde göstericiler saat 11:52’de 14 dakika boyunca sessizce durmaya başladı. 11:52 tren istasyonunun çökme anını 14 dakika ise kurbanları temsil ediyordu.

Yapılan gösterilerin baskısı neticesinde Demiryolları Müdürü ve Ulaştıma Bakanı istifa etti. Aynı şekilde 12 kişi gözaltına alındı. Ancak atılan bütün bu adımlar göstericileri geri adım attırmak yerine daha da cesaretlendiriyor ve gösterilere katılım her geçen gün daha da artıyordu. Nitekim bu tutuklamalar sonucu protestolar Novi Sad Savcılığı önünde devam etti.

26 Kasım tarihinde Belgrad Sanat Fakültesi öğrencileri üniversiteyi işgal etti. Bunun üzerine Cumhurbaşkanı Aleksandar Vuçiç ve hükümet yetkilileri, öğrencilere yönelik suçlamalarda bulunarak onları protesto ve fakülte işgalleri nedeniyle “yabancı ajanlar”, “şiddet yanlıları” ve “serseriler” gibi ifadelerle nitelendirdi.

Bu açıklamalar, öğrencilerin öfkesini daha da artırdı ve her geçen gün daha fazla fakültenin işgale katılmasına yol açtı. Bugün, Belgrad, Novi Sad ve Niş gibi büyük şehirlerde 60’dan fazla fakülte bu işgallere katılmış durumda. Aynı şekilde 5000’e yakın akademisyen de bu hareketleri desteklediklerini açıkladılar.

Öğrenciler hükümetten, sorumluların adalet önüne çıkarılmasını, kazaya neden olan ihmallerden sorumlu yetkililerin ve ilgili kişilerin yargılanmasını ve cezalandırılmasını; tren istasyonunun yenileme çalışmalarına ilişkin tüm belgelerin ve sözleşmelerin kamuoyuyla paylaşılmasını ve öğrenci liderlerinin onayladığı uzmanlardan oluşan geçici bir hükümetin kurulmasını talep etti.

Daha önce sert açıklamalar yapan Vuçiç bir kaç gün sonra halka sesleniş konuşmasında geri adım atarak ‘‘iyi haberlerim’’ var diyerek, Novi Sad tren istasyonunun yeniden inşasıyla ilgili tüm belgelerin açıklayacağını duyurdu. Vuçiç bu konuşmayı yaparken Cumhurbaşkanlığı binasının önünde toplanan göstericiler protestolarına devam ediyordu. Aynı şekilde Vuçiç, bu konuşmasında ‘‘Şiddet nedeniyle tutuklanan öğrenciler cezalandırılırsa, onları affetmeyi düşüneceğim’’ dedi.

Ancak Vuçiç’in bu geri adımları, protestocuları tatmin etmedi ve öğrenci gösterileri genişleyerek sanatçılar ve çiftçilerin de katılımıyla büyüdü. Göstericiler traktörleriyle Belgrad sokaklarını kapattı. 24 Ocak’ta ise tüm Sırbistan’ın dahil olduğu genel grev protestosu başladı. Bu grev neticesinde tüm okullar, restoranlar, kitapçılar ve sinemalar kapandı. Kültür çalışanları ve medya çalışanları da greve katıldı. Göstericiler 27 Ocak’ta Belgrad’ın en önemli kavşaklarından biri olan ‘‘Autokomanda’’yı kapattı.

Aynı gün Cumhurbaşkanı Vuçiç yaptığı basın toplantısında öğrencilerin tüm taleplerinin karşılandığını açıkladı. Vuçiç yaptığı konuşmada taleplerin karşılandığını belirterek ‘‘Novi Sad tren istasyonunun yeniden inşasıyla ilgili tüm belgelerin yayımlandığını ve protestolar sırasında gözaltına alınan aktivistlerin affedilebileceğini” söyledi.

Aynı şekilde ‘‘Tüm bu adımların atılması, öğrencilerin artık protestolarını sonlandırması için yeterli olacak mı? Emin değilim ama umarım öyledir’’ dedi. Vuçiç, konuşmasının devamında ‘‘Rektörler, dekanlar ve diğer yetkililer konuşmalı. Diyalog başlamalı ve toplumumuzun iyileşmesi için bir adım atılmalı’’ dedi.

Ertesi gün ise Başbakan Miloş Vuçeviç Başbakanlık’tan istifa ettiğini açıkladı. Vuçiç de Sırbistan hükümetinde büyük bir değişiklik yapılacağını duyurdu: ‘‘Devlet yönetiminde kimlerin çalışmaya hazır olduğu ve kimlerin olmadığı netleşti. Bu nedenle, hükümetin en az yüzde ellisinin değişmesini bekliyorum, bu değişim çok acil bir şekilde yapılacak’’ dedi.

Başbakanın istifasının ardından Sırbistan Anayasası’na göre mevcut hükümet, 30 gün boyunca görevde kalacak ve yeni bir hükümet kurulana kadar işleyişini sürdürecek. Eğer bu süre içinde yeni bir hükümet kurulamazsa, Cumhurbaşkanı Vuçiç’in ülkeyi seçime götürmesi gerekecek. Muhalefet partileri geçici bir hükümet kurulması çağrısında bulunsa da, Vuçiç’in liderliğindeki Sırp İlerleme Partisi buna yanaşmıyor.

Her ne kadar Vuçiç, protestocuların taleplerini yerine getirdiğini idda etse de ve her ne kadar hükümet düşmüş olsa bile Sırbistan’da gösteriler hala aynı tempoda devam ediyor. Fakültelerin işgallerinin yanı sıra, “Dur Sırbistan!” hareketi kapsamında her gün yüzlerce vatandaş kavşaklarda, meydanlarda ve üniversite kampüslerinde sessiz protestolar düzenleyerek, gerçek adalet sağlanana kadar mücadeleye devam edeceklerini vurguluyor.

Sırbistan’da Novi Sad tren istasyonunun çökmesiyle başlayan trajik olaylar, kısa sürede geniş çaplı toplumsal bir harekete dönüştü ve ülkede siyasi kriz yarattı. Olay sonrası yetkililerin çelişkili açıklamaları, halkın güvenini sarsmış ve öfkeyi artırmış gibi gözüküyor. Göstericilerin temel talepleri, adaletin sağlanması, şeffaflık ve sorumlu yetkililerin hesap vermesi oldu.

Özellikle öğrencilerin üniversiteleri işgal etmesi ve protestoların sembolik eylemlerle sürmesi, hükümeti ciddi şekilde zor durumda bırakmıştır. Cumhurbaşkanı Vuçiç, talepleri karşılamaya yönelik adımlar atmasına rağmen, protestoların hız kesmeden devam etmesi, halkın sadece yüzeysel önlemlerle tatmin olmadığını göstermektedir.

Ülkedeki farklı kesimlerin, sanatçılar, çiftçiler ve medya çalışanları gibi grupların protestolara katılması, tepkilerin geniş bir toplumsal destek bulduğunu gösteriyor.

Protestoların baskısıyla Başbakan Miloş Vuçeviç’in istifası ve hükümette büyük değişikliklerin planlanması, siyasi tansiyonu bir nebze azaltmaya yönelik olsa da, göstericilerin uzun vadeli reform beklentileri karşılanmadıkça protestoların süreceği anlaşılmaktadır. Muhalefet partilerinin geçici bir hükümet kurulması talebi de Vuçiç tarafından reddedilmiştir. Bu durum, ilerleyen süreçte Sırbistan’da siyasi istikrarın zorlukla korunacağını ve erken seçim olasılığının yüksek olduğunu işaret etmektedir.

Sonuç olarak, Sırbistan’daki öğrenci hareketleri ve genişleyen protestolar, ülkede demokrasinin işleyişi, hükümetin hesap verebilirliği ve toplumun taleplerine duyarlılığı açısından önemli bir dönüm noktasıdır. Bu gelişmeler, Sırbistan siyasetinde uzun vadeli değişimlerin habercisi olabilir.

Ilgili Haberler