Arnavutluk’un İşkodra şehrinde “Osmanlı Dönemi Fotoğrafçıları ve Pietro Marubbi” adlı serginin açılış töreni düzenlendi.
Arnavutluk “Marubi” Ulusal Fotoğraf Müzesi, Arnavutluk Kültür Bakanlığı, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) ve Türkiye’nin Tiran Büyükelçiliği tarafından düzenlenen serginin açılışına, Arnavutluk Kültür Bakanı Elva Margariti, TİKA Başkan Yardımcısı Dr. Mahmut Çevik, Türkiye’nin Tiran Büyükelçisi Murat Ahmet Yörük ve diğer yetkililer katıldı.
Bu kapsamda, TİKA desteğiyle “İstanbul’dan İşkodra’ya Osmanlı Dönemi Fotoğrafçıları” adlı kitap da yayımlandı.
Bakan Margariti, burada yaptığı konuşmada, Sultan İkinci Abdülhamid arşivinden Osmanlı dönemine ait fotoğraf koleksiyonlarının ilk kez sergilendiğini vurguladı.
TİKA’nın varlığının kendileri için ülkedeki kültürel mirasın korunması noktasında önemli olduğunu kaydeden Margariti, “Her zaman iki ülke arasındaki ilişkileri destekleyen Türk Büyükelçiliği ile olan iyi iş birliğimiz sayesinde de TİKA, bu serginin ve özellikle bu kataloğun getirilmesiyle daha özel bir ortak haline geldi. Bu, iki ülke arasında asırlardır var olan ilişkiler için ek bir değer ve sanat, kültür ve hafıza ile yakından bağlı olan bir alandır.” şeklinde konuştu.
“Arnavutluk’ta 1996’dan beri çeşitli çalışmalara katkı sağlıyoruz”
TİKA Başkan Yardımcısı Dr. Mahmut Çevik, burada kültürel anlamda var olmayı arzu ettiklerini belirterek, “Ortak geleceğimizin inşası ve ortak hafızamızın ortaya çıkarılması noktasında bu güzel çalışmanın oluşmasına katkı sağlayan sayın büyükelçimize, sayın bakana ve müze yetkililerine teşekkür ediyorum.” dedi.
Çevik, “Bu ülkede yaptığımız çalışmalarda ülkenin kalkınması için sadece ekonomik anlamda değil aynı zamanda toplumsal ve kültürel anlamda kalkınmanın olduğunu ve kalkınmadan maksat kültürel anlamda da desteklenmesi gerektiğini ifade diyorum.” diye konuştu.
“Arnavutluk’ta 1996’dan beri çeşitli çalışmalara katkı sağlıyoruz.” ifadesini kullanan Çevik, bugüne kadar hayata geçirdikleri yaklaşık 600 projenin 125’ini eğitim, kültür ve sanat alanında yaptıklarını belirtti.
Çevik, “Şüphesiz Balkanlarda bugüne kadar Osmanlı’dan kalan yaklaşık 16 bin somut ve soyut kültürel mirasımız var. Uzun bir süre beraber yaşadık bu coğrafyada. Sanatçılarımız, şairlerimiz ve yazarlarımız var. Sadece 3 bin şair ve yazarın içerisinde 600 kadarı İstanbullu, ama 860’a yakını ise Balkanlı şair ve yazarlardır.” değerlendirmesinde bulundu.
“İki ülke ilişkileri, stratejik ortaklık seviyesinde”
Büyükelçi Yörük de Türkiye ile Arnavutluk arasındaki çok iyi düzeydeki ikili ilişkilerin ortak tarih, kültür ve halkların arasındaki köklü bağlardan güç aldığını söyledi.
Türkler ile Arnavutlar arasında yaklaşık 6 asır önce başlayan dostluğun, bugünü halen olumlu anlamda etkilemeye devam ettiğini kaydeden Yörük, Ocak 2021’de iki ülke arasındaki ikili ilişkilerin stratejik ortaklık seviyesine yükseltildiğini anımsattı.
Osmanlı İmparatorluğu’nun 6 asra aşkın yönetimi boyunca çeşitli sanat dallarını desteklediğini ve sanatçılara çeşitli teşvikler sunduğunu hatırlatan Yörük, şunları kaydetti:
“Çoğu Sultan, bizzat kendileri çeşitli sanat dallarını ustalık derecesinde icra etmişlerdir. Bu açıdan fotoğrafın 19. Yüzyılın başında icadının ardından kısa süre içerisinde bir sanat dalı olarak Osmanlı’da popülerleşmesi ve İstanbul’daki ilk profesyonel fotoğraf stüdyosunun 1845 yılında açılması tesadüf değildir. Ancak Osmanlı döneminde uzmanların deyişiyle fotoğrafçılığın altın çağı, asıl olarak II. Abdülhamid’in tahta çıkmasıyla başlamıştır. Fotoğraf sanatına ve fotoğrafçılığa şahsi bir ilgisi de bulunan Sultan Abdülhamid, İmparatorluğun çeşitli bölgelerindeki fotoğrafçıları desteklemiş, hatta bazı fotoğrafçıları önemli tarihi olayları, devlet kurumlarını ve dönemin bazı önemli kişilerini fotoğraflamaları için görevlendirmiştir. İkinci Abdülhamit’in teşvikleri ve hamiliği sayesinde kuruluşundan bu yana sanatçılar için bir ilham kaynağı taşımış olan İstanbul kısa bir süre içerisinde fotoğraf sanatı için adeta bir cazibe merkezine dönüşmüştür.”
Yıldız Teknik Üniversitesi Sultan II. Abdülhamid Uygulama ve Araştırma Merkezi ile İstanbul Üniversitesinin de organizasyona katkı verdiği sergi, 5 Aralık’a kadar ziyaretçilere açık olacak.
