Karadağ Cumhurbaşkanı Jakov Milatović, mültecilerin sınır dışı edilmesiyle ilgili olarak ülkedeki sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle bir araya geldi. Ujendo, 1992 yılında Herceg Novi’de Boşnakların sınır dışı edilmesi suçunda öldürülenlerin ailelerinden kamuya açık bir özür yayınladı.
Çeşitli sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, Karadağ Cumhurbaşkanı Jakov Milatović’ten Herceg Novi’de bir anıt dikmesini ve Bosna-Hersekli mültecilerin 1992 yılında Karadağ’dan sınır dışı edilmesinin kurbanları için devlet düzeyinde bir Anma Günü düzenlemesini istedi.
“Toplantıya babası Osman’ın Bijela’daki evinde yasadışı bir şekilde tutuklanarak diğerleriyle birlikte sınır dışı edilen Alen Bajrović de katıldı. Onun ve sınır dışı edilen diğer birçok mültecinin kalıntıları bugüne kadar bulunamadı. Sınır dışı etmeler sonucunda en az 54 kişi hayatını kaybetti ve bugün Uluslararası Kayıp Kişiler Günü’nde yetkililere, otuz yıl sonra bile sınır dışı edilen aileler için adaletin tesisi yönünde nihayet harekete geçmeleri yönünde çağrıda bulunuyoruz. Karadağ Cumhurbaşkanlığı makamından yapılan açıklamada, sevdiklerinin kalıntılarının nerede olduğunu bilmiyorum” denildi.
Edinilen bilgiye göre Milatović, Karadağ’daki savaş suçlarıyla ilgilenen sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinin yanı sıra, 1992 yılında Bosna Hersek’ten mültecilerin sınır dışı edilmesi suçunda hayatını kaybeden Osman Bajrović’in oğlu Alen Bajrović’i de ağırladı.
Milatović, Bajrović’in kişisel ve aile hikayesine özel ilgi gösterdiğini ifade etti. Bütün bunlardan dolayı Karadağ cumhurbaşkanı bu fırsatı değerlendirdi ve 1992 yılındaki sınır dışı etme suçunun mağdurlarının ailelerinden Karadağ adına özür diledi.
“Alena, Karadağ adına, babanın öldüğü suçtan ve diğer birçok masum kurbandan dolayı senden ve ailenden özür dilemek istiyorum. Toplum olarak gerçeklerle yüzleşmeliyiz, özellikle de karanlık olduğunda ve Milatović, Bajrović ile yaptığı görüşmede böyle bir şeyin bir daha yaşanmayacağını umuyorum” dedi.
Milatović ayrıca “o dönemdeki hükümetin savaş politikalarından açık bir sapma” olduğunu vurguladı ve bunun sonuçlarının bugün hala Karadağ toplumuna yük olduğunu söyledi./Balkan Postası
