Bayram POMAK
Türkiye Cumhuriyeti Savunma Bakanı Hulusi Akar 27 – 29 Aralık 2021 tarihleri arasında Bosna Hersek ile Kosova’da bir dizi ziyaret gerçekleştirdi. Bosna Hersek’te 90’ların söylemlerinin yeniden konuşulmaya başlanması ile hızla yeni bir krize doğru gidilmesinin an meselesi olduğu bir dönemde Sn.Akar’ın Balkanlar’ı ziyareti, rutin bir ziyaretten farklı ve anlamlıdır. Yaşanan atmosferden dolayı Savunma Bakanının ziyareti verilen mesajlar nedeni ile de ayrı bir önem taşımaktadır. Bu mesajları birlikte ele alalım.
Hulusi Akar’ın Bosna temasları sırasında mesajları netti. Türkiye’nin Bosna Hersek’in bütünlüğünden yana olduğunu net bir şekilde ifade etti. Savunma Bakan yardımcısı Nikoliç’in ifadesiyle Akar, ‘‘Arkadaşlar, oturun ve anlaşın’’ mesajını açıkça verdi. Sn.Akar’ın en önemli mesajlarından biri de Bosna’nın talep etmesi durumunda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Bosna’da arabuluculuk yapacağını açıklaması idi. Akar, sorunun çözülmemesi durumunda Bosna’nın ciddi şekilde yalnızlaşacağını ve daha büyük bir kriz ortamının doğacağını, bu durumdan çıkmanın yolunun da kesinlikle diyalogdan geçtiğini belirtti.
Burada Sn. Akar’ın Bosna ile farklı bir bağı olduğunun da altını çizmek gerekir. Hulusi Akar 1997/98’de Bosna Hersek Türk Görev Kuvvet Komutanlığı görevinde bulunmuştur. Bu görevi hasebiyle Bosna’daki dengeleri ve neler olup bittiğini çok iyi bilmektedir. Nitekim Bosna Hersek Savunma Bakan yardımcısı Mirko Okoliç, Türk delegasyonunun Bosna konusunda bu kadar detay bilmesini hayretle karşıladığını ifade etmiştir. Okoliç, bizim personelimizin bile bilmesi gereken ama bilmediği bilgileri Türk delegasyonu biliyordu diyerek şaşkınlığını dile getirmiştir.
Bosna temasları sonrası Kosova’ya geçen Akar, Kosova Cumhurbaşkanı Vjosa Osmani, Başbakan Albin Kurti ve Savunma Bakanı Armend Mehaj başta olmak üzere birçok isimle görüşmelerde bulundu. Akar’ın en net mesajı başta NATO olmak üzere tüm uluslararası kurumlara üye olması için Kosova’ya destek vereceklerini ifade etmesiydi. Savunma alanında Kosova’ya her zaman destek verildiğini ve bundan sonra da bu desteğe devam edileceğini dile getirdi.
Bakan Akar’ın, mevkidaşı Armend Mehaj ile birlikte UÇK’nın efsane komutanı Adem Jashari ve Alija İzetbegoviç’in kabirlerini ziyaretinin verilen en önemli mesajlardan biri olarak altını çizmek gerekir. Kosova savaşını başlatarak tüm ailesiyle birlikte şehit olan, Batılı diplomat ve siyasetçilerin özellikle ziyaret etmedikleri ve ziyaret etmekten kaçındıkları bir yer olan Jashari ailesinin anıtı ve mezarlarını bir Türk Bakanın ziyaret etmesi oldukça anlamlıdır. Kosova Savunma Bakanı Armend Mehaj sosyal medya üzerinden bu ziyaretle ilgili yazdığı mesaj da ‘‘Dostlarımızın, halkımızın özgürlük tarihini bu şekilde onurlandırması tarifsiz bir duygu’’ diyerek bu ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirmiştir. Savunma Bakanının Bosna ziyareti esnasında yaptığı bir konuşmada şehit ve gazilere vurgu yaparak, onlara rahmet okuması Bosna ile olan duygusal bağlarını da açıkça ortaya koymaktadır.
Akar’ın Kosova Türk Temsil Heyetinde yaptığı konuşmada verdiği mesajlara da değinmek gerekir. Akar, Kosova’nın Kuzeyindeki durumu ve Kosova Sırbistan diyalogunu yakından takip ettiklerini belirterek, Bosna ve Kosova’nın, Türkiye için önemini bir kez daha ifade etti. Buraların huzur ve refahının kendileri için ne kadar önemli olduğunu dile getirdi. Özellikle ‘‘Kosovalıların haklı davasının her zaman yanında olacağız’’ ifadesi çok anlamlı bir mesajdır. Bu ifadeleri, Kosova’ya olduğu kadar, üçüncü ülkelere de verilmiş bir mesaj olarak okumak gerekir. Çünkü bu mesaj, yarın herhangi bir kriz olması durumunda Türkiye’nin pozisyonunun net olacağını belirtmektir.
Özetle Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın böyle bir atmosferde gerçekleştirdiği ziyaretin anlamlı olduğunu düşünüyorum. Verdiği mesajlar çok açık ve netti. Türkiye, Bosna ve Kosova’nın yanındadır. Bosna’nın toprak bütünlüğü için her şeyi yapacaktır. Bosna ve Kosova’da bu önemli mesajları almalı ve Türkiye ile olan pozisyonlarını daha net hale getirmelidir. Büyüyen ve güçlenen bir Türkiye, -özellikle savunma alanında güçlenen bir Türkiye- hiç şüphesiz ki Bosna ve Kosova’nın da güvenliği için hayati öneme sahiptir. Balkanlar, dünyada değişen jeopolitiği en fazla hisseden bölgelerden biridir. Eğer bu jepolitik değişmemiş olsaydı, Dodik’in sesi bu kadar tehditkar çıkamazdı!!! Aynı şekilde değişen jeopolitikte, Türkiye’nin eli Balkanlarda güçlenmeseydi, Dodik kriz ortasında koşa koşa derdini anlatmak için Ankara’ya gitmezdi. Maalesef Bosna ve özellikle Kosova’da bazı çevreler ideolojik nedenlerden dolayı bu değişimi doğru okuyamıyor. Ancak devlet, ideolojik değil, rasyonel davranmak zorundadır. Bunun için Kosova’nın Türkiye ile olan pozisyonu konusunda farklı ve net adımlar atması gerekmektedir!!!