PAKİSTAN, BOSNA HERSEK’İN MÜTTEFİKİ OLDUĞUNU BİR KEZ DAHA GÖSTERDİ: DODİK TÜM DÜNYANIN ÖNÜNDA İFŞA OLDU

Dün gece Rusya Federasyonu’nun talebiyle düzenlenen BM Güvenlik Konseyi’nin kapalı istişareleri, Bosna Hersek’in uluslararası camiada sağlam ve tutarlı dostlara sahip olduğunu bir kez daha kanıtladı. Bu dostlar arasında ise bir kez daha Pakistan öne çıktı.

Bosna Hersek’in egemenliğini, toprak bütünlüğünü ve çok etnili yapısını yıllardır – en zor savaş dönemlerinde bile – destekleyen Pakistan, BM’de açık ve ilkeli bir duruş sergileyerek hiçbir diplomatik kıvırmaya gitmeden nefret söylemine, etno-milliyetçiliğe karşı ve adalet ile barıştan yana mesaj verdi.

Bosna Hersek’in BM Daimi Temsilcisi Zlatko Lagumdžija, özellikle Pakistan temsilcisinin konuşmasını vurguladı. Temsilci, RS Başkanı Milorad Dodik’in açıklamalarına değinerek, dini ve etnik nefreti yayma tehlikesine dikkat çekti. Dodik’in Boşnakları “Müslüman” olarak hedef gösterip onları “Sırpların patolojik düşmanları” ilan ettiği sözlerini alıntılayan Pakistanlı diplomat, bu tür bir söylemin sadece Bosna Hersek’te değil, daha geniş bir bölgede barış ve istikrarı tehdit ettiğini açıkça ifade etti.

Lagumdžija, Pakistan temsilcisinin şu sözlerini aktardı:

“Tek bir dine yönelik hedef gösterme, yıkıcı ve aşağılayıcı imalarla nefret tohumları ekme asla tolere edilmemelidir.”

Pakistan, BM Güvenlik Konseyi üyelerine bu tür söylemlerin tarihte nelere yol açtığını hatırlattı. Böylece Pakistan, Bosna Hersek’in acısını ve çok etnili devlet yapısının korunmasının önemini derinden anladığını bir kez daha gösterdi.

Unutulmaz Bir Dost

Bu, Pakistan’ın Bosna Hersek’e BM’de güçlü bir şekilde destek verdiği ilk sefer değil. Bu Asya ülkesi uzun süredir Bosna Hersek’in egemenliğini, barış düzenini savunuyor ve onun istikrarını tehdit eden girişimleri kararlılıkla kınıyor.

Mayıs 2025’teki bir başka BM Güvenlik Konseyi toplantısında da Pakistan ilk söz alan ülke olmuştu. O oturumda, Bosna Hersek’teki durumun bir “güvenlik krizi” değil, siyasi-anayasal bir kriz olduğunu vurgulayarak Rus anlatısını açıkça reddetmişti. O zaman da Yüksek Temsilcilik ve Anayasa Mahkemesi’nin rolünü desteklemişti.

Mart 2025’te de Bosna Hersek’in “bölünemez ve bütün bir devlet” olduğunu vurgulayan ilk ülkelerden biri olmuştu. Lagumdžija, Pakistan’ın desteğinin Bosna Hersek’in bağımsızlığından beri sürdüğünü ve bu ülkenin uluslararası hukuk ve adalet ilkelerinden asla taviz vermediğini vurgulamıştı.

İlkelere Bağlı Diplomasi

Günümüzde çıkarların ilkelerin önüne geçtiği uluslararası ortamda, Pakistan gibi ilkeli diplomatik sesler nadir ve değerlidir. Diplomatik klişelere sığınmayan, gerçeği açıkça söyleyen ülkeler arasında yer alan Pakistan, bu tutumunu dünkü oturumda da sürdürdü.

Dodik’in açıkça nefret söylemi kullandığı, tüm bir dini topluluğu hedef aldığı, anayasa ve yasaları ihlal ettiği ve uluslararası kararları tanımadığı bir dönemde Pakistan sessiz kalmadı. Aksine, hukukun üstünlüğü, gerçekler ve mağdurların yanında durdu.

Bu tavır, Pakistan’ı yalnızca diplomatik değil, aynı zamanda ahlaki bir ortak konumuna da taşıyor. Varlık mücadelesinin ne anlama geldiğini bilen bir ülke olarak Pakistan, etno-milliyetçi ideolojilerin ve nefret mesajlarının tehlikesini görüyor ve bunu tüm dünyaya açıkça söylüyor.

Dünkü BM oturumundaki Pakistan temsilcisinin sözleri sadece diplomatik bir beyan değil, bir vicdan çağrısıydı. Bu sözler, Bosna Hersek’in yalnız olmadığını bir kez daha dünyaya ilan etti.

En son haberler

ZİRAAT BANKASI ARNAVUTLUK’TA ŞUBE AÇIYOR

KOSOVA’DA KURUMLARIN OLUŞUMU HAKKINDA ANAYASA MAHKEMESİ’NDEN YENİ KARAR

VUÇİÇ’TE DODİK’İN REFERANDUM AÇIKLAMASINA YANIT: SIRBİSTAN, REPUBLİKA SIRPSKA’NIN KARARLARINA KARIŞMAZ